ÜFF KARPUZA BAK MİSALİ ...(KOMİK)

BİLMİYORSANIZ BIRAKIN MÜŞTERİ  SEÇSİN ..

Sormayın  a Dostlar ;

Karpuzu sevdiğimiz bir dostumuzdan alıyoruz ve güveniyoruz tabi  satarken onuda izlemişliğim var aynı  taktikten satış  yapıyorum . Güvenimiz tam sonuçta ''üff karpuza bak  '' misali  satışı  yaparken de  ögrendiğim  gibi '' sigortalı  bunlar eğer sıkıntı çıkarsa zahmet edip evdekini getirme bile yenisini  veririm  abi '' diyip  karpuzu  sattttıııım .Ellerim  kırılaydıda ben seçmiyeydim :) esnafızda lafımızı yemedik  müşterimiz  15 dk ya geldi.Diyalog  aynen şöyle ;

müşteri  : kardeşim  bak  karpuz kelek  çıktı
ben : Aaaa ( şaşırmış  ) abi  ilk defa oluyor başka  verim .
müşteri :Ama keselim  bir daha eve gitmeyeyim  boşuna  .
ben  : keselim  abi  o  bir tane   sana denk  gelmiş  kadı kızındada olur .(gülüşmeler)
müşteri  : Sen  seç  o zaman
ben : hemen  abi  bu  iyi  gibi
müşteri : keselim

Kesince  ne  görim  kabak  :S bir tane daha  kestim  oda  kabak müşterimizi  boş  durmaz  ilyas salmana döndü  demesinmi  ikincide  renkten  renge girdim vallahi  ...  3. de kan kırmızıyı  buldum  ama  hepsini  kesecektim  nerdeyse .Neyse  uzun  lafın  kısası   güzel  bir  anı olarak  defterimizde yerini  buldu .Size tavsiyem  anlamıyorsanız karpuz seçmekten bırakın  müşteri  seçsin  ...

İçecek satmanın dayanılmaz ağırlığı

Bir bakkalın yazın en önemli ciro kalemi şüphesiz içecek. Kolasından suyuna sodasına kadar soğuk içecek çocuk yaşlı herkesi dükkana çeken ürünler. Hatta yeterince soğuk değilse müşteri beğenmediği için geceden dolapları doldurmak lazım.


İşin çetin tarafı ise nakliye. Arabam kapasitesini zorlayan bu yük altında ezilirken kollarımın resmen uzadığını hissettim.

Yandaki iki araba dolusu içeceği bi Polo'ya sığdırmak 'ben bilmem eşim bilir' de yarışma olur walla. 

"Eşiniiizz 180sn içinde bi poloya kaçç şişe kola sığdırabilir?" 

Zam mı yapsam?

Kesicem maaşınızdan!

Bu sabah acil işim çıktı ve bakkalı zamanında açamadım, Geldiğimde önce esnaf komşum yapıştırdı lafı "vaay, bakkal bu saatte açar mı?", "sorma abi, işimiz çıktı".

Ama en güzel lafı sepetle ekmek isteyen mahalleli teyze patlattı "kesicem maaşınızdan!".
Sonra güldük tabi.

Mahallelinin alışveriş yapmak için bakkalı beklemesi çok güzel ama bir yandan da düşündürücü. Ya bu bakkal amcanın hiç mi hasta olma hakkı yok, bi cenazesi olsa, kızını okula götürse, sabah evde arıza çıksa dükkanı kim açar?

Bozuk Para

Siyah mı Yeşil mi?

Eğer açık zeytin satacaksanız kesinlikle siyah yağlı salamura derim. Bakımı yok, fire vermez, tadı bozulmaz, görüntü şıkır şıkır. Tenekeyi açın ve kovaya boşaltın. Şarküteri dolabında 1 ay dursun, birşey olmaz.

Ama yeşil zeytin öyle değil. Belki bizim mahallenin damak tadına uymadığı belki de günden güne görüntüsünü kaybettiği için satamadık ve atmak zorunda kaldık.

Yalnız her teneke aynı olmuyor. Almadan önce açıp kontrol etmekte yara var.

YOK satıyorum

Bayinin rutundan daha hızlı satarsam nolur? 

N'olcak yok satarım. Bir çok kuru gıda detarjan içecek ürününü toptancı marketlerden istediğim zaman gidip alabiliyorum ama taze ürünlerde iade, marka ürün gibi nedenlerle bayiyi tercih ettim. Hafta bir uğruyor ama sıcak havalardan ya da yandaki inşaatta çalışanların gelip topluca alışveriş yapmalarından ayranlar hızlı bitti. Bayiyi akşam 8 gibi aradım ulaşamdım yarın tekrar deneyeceğim.

Ne kötü bir duygu bu, müşteriye yok demek. 

Çay içecek zaman yok!

Bakkal dükkanını açana kadar fark etmedim. Bu meslekte müşterinin hizmet beklentisi çok yüksek ve rakiplere kıyasla acımasız. Neden mi?

bu kaçıncı soğuyan çay sönen sigara?

Eğer bakkalsanız;

• Sabah erkenden dükkanı açar geceyarısı kapatırsanız
• Dükkanı temizler düzenler satışa hazır tutarsınız
• Dükkandan dışarı çıkıp piyasa araştırması yapmak zorundasınız
• Mal alımı, farklı 30 tedarikçiyle uğraşmak, raf dizimi, fatura ödemesi, kredi kartı takibi, sipariş listesi hazırlama, para bozdurma vs vs onlarca işi tek başınıza yaparsınız
• Ekmek arası yemekten içiniz kurur, ayakta durmaktan bacaklarınız ağrır
• Arabayı aşırı yüklemekten sürekli servise götürmek zorunda kalırsınız.
• Ne yemek yiyecek ne tuvalete gidecek ne de bi çay - cigara içecek rahat bir zamanınız yoktur.

Mal nasıl çakılır?

Çakılı sakızlar

Sakız deyip geçmeyin, bakkal için en çok satılan ve marjı yüksek ürünlerden biri sakız. Ancak satmayan malın marjı ne olursa olsun kurtarmıyor. Dükkanı açarken aman eksiğimiz olmasın reyonlar tam olsun diye ürün seçimini plasiyerin insafına bırakırtık ve 1,5 aydır satmayan 2bin TL lik sakız stokumuz ile başbaşa kaldık.  

Kredi kartı ile aldık ama ekstre geldi ve biz satmadığımız malın parasını ödedik. Bu paraya bir haftalık sigara ihtiyacımızı karşılardık.

Kafası çalışan adam bakar, burası durak yeri mi, mahelle arası mı, insanlar markaya göre mi parasına göre mi alışveriş yapıyor, 150 çeşit sakıza ihtiyaç var mı, vs vs..

Aman çeşit yapayım derken mal çakılmasına izin vermeyin.

Çocuktan al haberi - Buzlik

Dükkanı açtık, ürünleri dizdik. Yazın favori ürünü dondurmayı da tam kapının onune koyduk, bekliyoruz satalım diye. Çocuklar yine ilk gelenlerden ama dolaba bakıp bakıp bi şey arıyorlar. Bulamayıp sordular "Abi, buzlik yok mu?". O kadar çeşit var, buzlik'i ilk defa duydum. Ne olduğunu anlayınca da kendime çok güldüm.

Link'i dondurucuya atıyormuşsun işte sana BuzLink :)

Tatil köylerindeki karlı içecek, mahalle arasında "buzlink" olmuş.Valla bu çocuklar en sıkı pazarlamacılara taş çıkarır. Üstüne bir de kamış verdin mi çocukların keyfine diyecek yok. Favorileri çilek ve şeftali.

Not: Buzlink için once linki içecek dolabında soğutun sonra geceden dondurma dolabının altına koyun. Yoksa hem dolabı yorar ve elektrik artar hem de bi türlü donmuyor.

25 Kuruşluk

Bakkalın en sık alım yapan müşterileri çocuklar, yeni şeylere bayılıyorlar ama paraları az.

Kasa önüne 25 kuruşa satılan Haribo kavanozunu koyduk ve her gelen çocuk 2şer 3er almaya başladı. alışı Metro'dan 15 kuruş. Marj yüksek beğenisi çok.

Üstelik 25 kuruşluk ürünü görenler "bunun büyüklerini de getirmeyecek misin" diye sormaya başladı. Dükkanda 50 kuruş ve 2 TL lik daha kuruluş sırasında bayiden aldığımız tonla Jelibon olduğu için şimdilik girmedik ama okul sezonunda neden olmasın?